Welcome to our website !

Mesele Ne Kadar İyi Olmak İstediğin




Merhaba

Kendimizi geliştirmek, sizleri yepyeni motivasyon kaynakları ile buluşturmak için sık sık kitapçılara uğruyor, yeni çıkan kitapları büyük bir mutlulukla karıştırıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde işte bu tam bize göre dediğimiz bir kitapla karşılaştık. Adı bile kendimizi sorgulamamıza yetiyor. Daha fazla uzatmadan paylaşalım, kitabımızın adı "Mesele Ne kadar İyi Olduğun Değil, Ne kadar İyi Olmak İstediğin" :) Yazarı Paul Arden.

Kitap kapağında da görüleceği gibi dünyanın en çok satan kitabı olarak nitelendirilmiş. Ekip olarak motivasyonumuza yön veren kitapları seçerken asla çok satmasına göre seçmiyoruz. Keşfedilmeyi bekleyen hazineler daha çok ilgimizi çekiyor diyebiliriz aslında :)

Kitap okuyucusunu saf motivasyon, başarma tutkusu ile dolduracak kadar nitelikli ve güçlü. Sadece birkaç sayfa ilerlemeniz bile bu duyguları hissetmenize yetiyor. Sayfalar su gibi akıp gidiyor, kitap nasıl bitiyor fark etmiyorsunuz bile.

İşte kitaptan minik bir bölüm:

"Hepimiz işimizde iyi olmak isteriz fakat gerçekte ne kadar iyi olmak istiyoruz?
Eh işte mi?
İyi mi?
Çok iyi mi?
Alanının en iyisi mi?
Yoksa dünyanın en iyisi mi?
Yetenek bu konuda işe yarar fakat hırs kadar değil.
Herkes iyi olmak ister fakat mükemmel olmak için gereken fedakarlıkları yapmaya hazır az kişi vardır.
Pek çok kişi için, kibar biri olmak ve sevilmek çok daha önemlidir. Bunlar birbirine denk erdemlerdir fakat iyi olmak sevilen biri olmak anlamına gelmez. 
Çoğu insan iyi olmanın bir yolunu bulma ve bir çözüme ulaşma arayışındadır.
Hazır bir çözüm yoktur, öğrenmenin tek yolu denemek ve hata yapmaktadır.
Kim olmayı istiyorsanız o kişi olacaksınız."



Hayallerinize ulaşmanız dileğiyle
İyi Hisset Mutlu Yaşa
 

Şimdi Tam Zamanı



Selam!

Bir süredir blog dan uzak kalmıştık ama tekrar bilgisayar başına oturup yazarken ilk günkü heyecanı hissetmek bugünkü mutluluk sebebim oldu.

Hayal ve hedeflerimizin arkasından giderken bazen nefesimiz kesilebiliyor, uzaklaştığımızı hissedebiliyoruz ki bu çoğu zaman hepimizin karşılaştığı bir durum. Nedenlerine tamamen kişisel irade, istek seviyesi ve dayanıklılık olarak bakabiliriz. İşimiz olmadığı için yapma yada çalışma zorunluluğumuz yok neden daha fazla zaman, emek harcayayım dediğiniz an da az önce sıraladığımız özellikler başı çekiyor işte.. 

Haydi biraz uzaklaşıp kendimize, hayallerimize, hedeflerimize, olmak istediğimiz yere ve şimdi nerede olduğumuza bakalım. (En zoru bu aslında :) ) Bulunduğumuz konumu ve durumu doğru tespit edelim yani kendimize dürüst olalım ki gideceğimiz yolda başkasını taklit etmeye çalışarak yada kafamızdaki kişi gibi değil olduğumuz gibi kolaylıkla ilerleyelim.

İyi Hisset Mutlu Yaşa ' da kendine biraz zaman verdi malum yolumuz uzun ve süreçse bir maraton koşusu gibi nefesimizi doğru kullanmamız gerekiyor:)

Bir daha buluşana kadar yapmamız gereken bazı ödevlerimiz var ;)

-Aynanın karşına geçip kocaman gülümsemek
-Not defteri (iş, hedefler ve yapılacaklar için ayrı ayrı daha az yada daha çok defter tamamen size kalmış)
-Sevdiğiniz müzikleri dinleyerek kısa ve uzun vadeli planları yazmak
-Evinizi, ofisinizi, dolabınızı, masanızı ve nerelerde ihtiyaç varsa toplamak (Evet evet doğru okudunuz çünkü düzen her şeyin başı)

Bunları sizle birlikte bizde yapıyor olacağız.
Pazartesi gününe kadar da süremiz var. 

O güne kadar enerji, mutluluk ve kocaman gülümseme sizinle olsun!

Sevgiler
İyi Hisset Mutlu Yaşa


Günaydın Notu: Herşey Planlandığı Gibi Gitseydi



Herkese Günaydın :)

Her işimizi yolunda gitse ve tüm planlarımız tıkır tıkır işlese ne kadar harika olurdu değil mi? Çocuklarımız bizi hep dinlese, eşimiz bizi hep onaylasa, istediğimiz her şeyi kolayca elde edebilsek mesela..

Ah keşke dediğinizi duyar gibiyim ama özü hiçte böyle kulağa hoş geldiği gibi değil!

Eğer her şey planladığımız gibi gitse sürprizler olsa, ufak mutluluklarla gözlerimiz yaşarmaz, istediğimiz işe var gücümüzle çalışıp emek vermeden ulaşırsak sıradanlaşır ve gerçek anlamını yitirir.

Bir şeyi kıymetli kılan harcanan çabadır. 

En mutlu insanlar da hemen tüm hayallerine kavuşanlar değil, hayatın kendilerine armağan ettiği tüm nimetlerden en iyi şekilde faydalananlardır.

Haydi bugün şikayet etmek yerine elimizdekilerle en iyisini yapalım ve isteklerimize bir adım daha yaklaşalım!

Uyku Öncesi Notu: Rahatlamayı Denemek

Gün boyu vücudumuzda olumlu, olumsuz enerji birikiyor. Olumsuz enerjinin vücut ve ruh sağlığımız üzerindeki etkisini söylememize bile gerek yok.
Çoğumuz üzerimizde biriken olumsuz enerjiyi ailemize, kendi özel alanımıza taşıyoruz. Oysa gün içerisinde yeterince maruz kaldığımız olumsuz enerjiyi evimize, yaşam alanımıza girmeden önce kapının önünde bıraksak her şeyin çok daha güzel olacağı kesin.
Daha iyi, daha mutlu, daha huzurlu bir yaşam sürebilmek için vücudumuzun, ruhumuzun gevşemeye ihtiyacı var.
Gevşemek yalnızca vücudumuzu ve ruhumuzu rahatlatmaz, aynı zamanda beynimizi yeniliklere açık hale getirir, yaratıcılığımızı arttırır.
Bugünden itibaren kendimizle anlaşalım, yaşam alanımıza dışarıda üzerimize yapışan olumsuz enerjiyi getirmeyelim. En azından bunu deneyelim, alışkanlık hale getirmek için çalışalım.
Huzurlu bir güne uyanmak dileğiyle.
İyi geceler :)

Yeni Trend: Resim Terapi

Son bir yıl her yerde yetişkinler için boyama kitapları görüyoruz. Her yerde rengarenk kapaklı, güzel desenlerle bezeli boyama kitapları, kalemler. Peki bu yeni trendin amacı, özü nedir? Bir anda neden bu kadar popüler oldu?
Gördüğümüz kitaplarda yer alan desenlerin bir çoğu mandala desenleri. Peki mandala nedir?
Öncelikle mandalanın ne olduğunu açıklayalım. Mandala Sanskritçe bir kelime. Anlamı enerji saklayan kap anlamına geliyor. İnanışa göre mandala desenlerini yaparken içimizde bulunan olumsuz enerji ve tüm dileklerimiz bu desene aktarılıyor. Desenin yakılması ile birlikte olumsuz enerjimiz, dileklerimiz evrene karışıyor. 
Bizi mutluluğa bir adım daha yaklaştıran her türlü ritüeli seviyoruz❤
Resimle veya müzikle yapılan terapilerin uzun yıllardır sağlık alanında kullanıldığını biliyoruz ancak resim ile stresten arınma günlük yaşantıya bu denli indirgenmemiş, tutku haline gelmemişti.
Her gün vücudumuzdan olumlu, olumsuz birçok enerji geçiyor. Vücudumuzda biriken olumsuz enerjiden içgüdüsel olarak rahatsızlık duyuyor, kurtulmaya çalışıyoruz. Yetişkinler için boyama kitaplarının bu denli popüler hale gelmesinin nedeni herkesin hayatın olumsuzluklarından biraz olsun kurtulmak, stresten arınmak istemesi olduğunu düşünüyoruz.

Resim yapmak ruhumuzu ferahlatmanın yanı sıra, yaratıcılığımızı geliştiriyor. Eğer hala edinmediyseniz mutlaka bir boyama kitabı edinin, ayrıca uzmanlar tarafından gerçekleştirilen resim terapilerine katılın. 
Yaşadığımız şehir olan İzmir'de Uzman Psikolog Yaprak Özgür tarafından "Sanatla Rahatla" adıyla bir atölye düzenliyor. Tesadüfen karşılaşıp, tanıştığımız bu güzel etkinliği çok sevdik ❤ Bu güzel atölye ile ilgili bilgilere ulaşmak için tıktık
Stresten arındığımız, ruhumuzun kelebekler gibi huzurlu olduğu güzel bir akşam olsun😊